İnsanoğlu çevresindeki bir çok olayı kendi filtre sistemine göre anlar bu filtre sistemleri değiştiğinde algılar değişir. Bu algıların değişmesi sayesinde kişinin yaşama ve olaylara bakışı değişir. Bu bakış açısı sayesinde de daha iyi bir yaşama adım atabilir veya mevcut sorunlarına bakışı değişerek sorunları daha kolay çözmesini sağlayacaktır. Bu durum bir nevi kişinin yaşamını yeniden programlamasıdır.
Meta filtreler ile birlikte kişinin iş dünyasında, kariyer bakışı ve en önemlisi ilişkilerde ki durumu değişmeye başlayacaktır. Algı filtrelerinin birincisini oluşturan Meta Programlar, içsel filtre süreçlerinin en bilinçdışı (ya da bilinçsiz seviyede) olanlarıdır. Bunlar içeriksiz filtrelerdir. Deneyimlerimizin kapsamını filtrelerler.
Meta Programlar bizim ‘genelleme’ çalışmalarımıza eklenebilen ya da ondan temellenen ‘silme’ ve ‘çarpıtma’ filtreleridir. Meta Programlar zamanla geliştirdiğimiz genellemeleri koruyan ya da parçalayan kimliklerimizi devam ettirmenin yollarından biridir. Bir insanın Meta Programlarını bilmeniz, onun yaşadığı ‘halleri’ önceden tahmin edebilmenize gerçekten yardımcı olur. Onların ‘davranışlarını’ önceden tahmin etmek için de kullanabilirsiniz. Buna ek olarak, belirli bir ‘amaç’ için, bir insanın ‘bilgiyi filtreleme süreçlerini’ değiştirebiliriz.
Meta Programlar ‘bilgiyi filtreleme süreçlerinin’ anahtarlarıdır. Kişilerin içsel temsillerini nasıl oluşturduklarını, genel ruh hallerinin ne olduğunu ve davranışlarını nasıl yönettiklerini belirlemede yardımcı olan güçlü içsel kalıplardır. Meta Program filtrelerine Meta Program davranış kalıpları Beşinci Sütun olan ‘Kişilik Yönetimi’ bölümünde incelenecektir.
İnsanların ödünç veremeyeceği değerleri vardır. Anthony Robbins’ın ‘Sınırsız Güç’ adlı kitabında örnek verdiği değreler şunlardır : sevgi, karşılıklı iletişim, eğlence, destek, yaratıcılık, çekicilik, özgürlük, coşkunluk, saygı, olgunluk, mücadele, güzellik, ruhsal bütünlük ve dürüstlük. İnsan ‘çatışan değerlerini’ daha üst bir düzeyde dengelemek zorundadır. Ortak değerler, iyi bir ilişkinin temellerini oluşturur.
Sue Knight ‘Uygulamalarla NLP’ adlı kitabında inançların davranışlarımızı etkilediğini ve biçimlendirdiğini belirtir. Dolayısıyla üstün başarı gösterilen bir ‘performansı’ modellemeniz için bu başarılı kişinin ‘inanç sistemine’ girmelisiniz. Sue’nın örnek verdiği insançlar şunlardır: Her insan biriciktir ve kendine özgürdür; Herkes kendine en uygun seçimi yapar; Başarısızlık yoktur, yalnızca durumlar vardır; iletişimin amacı oluşturacağı etkidir; Her sorunun bir çözümü vardır; Başarma olasılığı en fazla olan birey, düşünce ve davranışlarında en fazla esneklik gösterendir; Zihin ve vücut aynı sistemin parçalarıdır.
Stephen Covey ‘Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı’ adlı kitabında bizim bütün deneyimlerimizi zihinsel haritalarımızla yorumladığımızı söyler. Bunlar ya ‘olan’ şeylerle ilgilidir, bunlara ‘Gerçeklik Haritaları’ denir ya da ‘olması gereken’ şeylerle ilgilidir, bunlara da ‘Değer Haritaları’ denir. Biz genelde bunların farkında değilizdir. Tutumlarımızı ve davranışlarımızı da bunlar belirler.